Yazan: Işık SÜKAN

 

HİKMET 10

Hakk Teala fazlı ile ferman eğledi. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet. Atmış üç yaşta sünnetlerini sıkı tutup işitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
Hak Teale Hz.’leri bütün faziletlerle birlikte farz olan ayetleri indirdi. Hoca Ahmet bunların tamamını işitip okuyup, ayrıca sevgili peygamberimizin; gerek yaşarken ortaya koyduğu eylemlerini, gerekse nasihatlerini ve hadislerini hayata geçirerek tam bir disiplinle hiç aksatmadan sıkı tutup yere girdiğini beyan ediyor. 

*

Yer üstünde ölmeden önce diri öldüm. Atmış üç yaşta sünnet dedi. İşitip bildim. Yer altında canım ile kulluk eğledim. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         Peygamberimizin “Ölmeden önce ölün.” tavsiyesinin manası; ölmeden önce, nefsinizi terbiye edin, ihtiyaçlarınızı sıfırlayın ve hayatınızı ihtiyaç üretmeden yaşayın demektir. Sevgili peygamberimiz atmış üç yaşında Hakk’ın rahmetine gidince, onun ayak izlerini, yukarıda açıkladığımız gibi büyük bir disiplinle takip eden yani sünnete tam manasıyla riayet eden Hoca; mademki peygamberimiz atmış üç yaşında vefat ederek yere girmiş, ben de onun gibi atmış üç yaşında yere girmeliyim diyerek sünneti tamamlamıştır.

*

Erenlerden feyiz ve fetih alamadım. Yirmi beş yaşa girdim bilemedim. Hakk Teala’ya ibadetlerini bilemedim. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         Allah’a yakın olmak suretiyle erenlerden beni tatmin edecek şekilde yeteri kadar ilim, irfan, fazıl, ihsan, kerem alamadım. Dolayısıyla bu faziletleri ele geçiremedim manalarını açamadım. Gereken zafere ulaşamadım. Yirmi beş yaşa girdim, onların kıymetini, değerlerini idrak edip bilemedim. Dolayısıyla Hakk Teala’ya erenlerin ibadetlerini nasıl yaptığını ve O’na nasıl yakın olduklarını da bilemedim. Ama elimden geldiği kadar söylediklerini işitip, okuyup yere girdim. Diyor Kul Hoca Ahmet.

*

Olur muyum Muhammed’in has ümmeti. Ümmet dese asilerin hoş devleti. Baldan tatlıdır bana bu mihneti. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
Hoca Ahmet’in en büyük ideali, Hz. Muhammed’in has ümmeti olmaya liyakat getirmek. En büyük eleştirmen yine kendisi. Has ümmet olmak için; bütün ümmeti gözlemliyor. Ümmetin çok büyük lütuflara ve şereflere ve akla sığmayacak kadar feyizlere ve devlete nail olmasına rağmen, peygamberimize ve Hakk’a asilik yaptıklarını algılıyor. Has ümmet olmak için, ümmete büyük hizmetler yapılması gerekiyor. Ve ümmetin daima doğru yolda devam etmesini sağlamak gerekiyor. Bu da çok çalışmak ve emek vermeyi icap ettiriyor. O yüzden çektiği çileleri ve mihneti baldan tatlı olarak değerlendiriyor. Çünkü has ümmet olmayı bu sayede başarmıştır. Çok okuyup işitip yere girmeye böylece karar veriyor.

*

Bizler için canlar çekti o Muhammed. Ümmeti olsan gam yemezsin sahte ümmet. Gece gündüz elde ettikleri yeme-içme ve işret. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         Hz. Muhammed ümmetleri için, onların cehenneme gidişatını engellemek için o kadar kahır ve üzüntü çekmiştir ki, Hoca Ahmet; bunu can çekişmekle ve can çekişenlerin şiddetli ıstırabıyla özdeşleştiriyor. Muhammed ümmeti içinde sahtekâr cemaatlerin varlığını tasvir ederken, bunların gece gündüz, helal haram demeden yeme-içme ve alkollü içkilerle ve gayri meşru eğlencelerle vakit geçirdiklerini işitip okuyup yere girdiğini söylüyor.

*

Elli yaşta ses geldi. Ölmek kolay. Şartı odur sen de olsan iman nuru. Sabahla gitsen cemaline eyler konuk. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKALAMALAR:
         Hoca Ahmet Yesevi’ye elli yaşında iken hatiften ses geliyor ve ölmenin kolay olduğu bilgisi veriliyor. Ancak kişinin iman nuru ile donatılmış olması şart koşuluyor. Sabah zamanı bu şartlarla ölürsen, Hakk cemaline bu kişiyi misafir eylermiş. Bunu işitir işitmez Allah’ın kulu olan Hoca yere giriyor.

*

Ey müminler bu dünyanın sonu yok. Doğru bilirsen asla bunun yalanı yok. Kim bilmese vallahi onun imanı yok. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         Bu dünya güzelliklerle donatılmıştır. Cenab-ı Allah nece çeşitli yaratıklara yeryüzünü konut etmiştir. İnsan, yeryüzünde, doğumundan ölünceye kadar eşrefi mahlûkat olarak konuklayacaktır. Âşık Veysel’in dediği gibi “İki kapılı bir han” olarak gördüğü dünyanın bir kapısından girip, öbür kapısından çıkacaktır. Hiçbir kimse sonsuza kadar dünyada kalmayacağı için, “Dünyanın sonu yok” denmiştir. Aklını çalıştıran ve gözlemci olabilen kimseler bu gerçeği idrak etmişlerdir. Bilmeyenler, anlamayanlar akılları kıt kişiler olduğu için onlarda iman yoktur. Çünkü iman, akılla birlikte mülazaha edilen bir fenomendir.  Genç ve güçlü insan, evlenip, mal mülk sahibi olup çoluk çocuğa kavuşmak ister. Aç gözlü olduğu için azla yetinmeyip ne kadar çok mal mülk edinirse o kadar sevinir. Ne kadar çok çocuğu olursa onlarla iftihar eder. Fakat yaşlılık gelince birde bakar ki, çoluk çocuğunun her biri bir yana gitmiş. Bağları bahçeleri bakacak edecek canlar kaybolmuş. Ortalık çer çöp olmuş. Sağlık afiyet kaybolmuş. Ölüm kapıda. Böyle bir dünyaya tamah etmek ancak akılsızların dolayısıyla imansızların işi olduğu için Hoca Ahmet yemin ediyor. O yüzden yere girmeyi tercih ediyor.

*

Aslın toprak neslin toprak her şeyden aciz. Basıp geçsen kirli cismin kılacağı ar. Kim ar etse şeytan kavmi havası var. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         İnsan vücudu iki trilyon hücreden oluşur. Bunlardan bir kısmı birleşerek dokuları, dokular da organları, organlar da hayat sistemlerini oluşturur. Hücreler, fonksiyonlarına göre, tasarlanmış temel varlıklardır. Var olabilmek için; yer altında biten bitkiler, yer üstünde biten bitkiler, denizlerde oluşan bitkiler ve yer altında yaşayan hayvanlar, yer üstünde yaşayan hayvanlar, gökyüzündeki hayvanlar, ikisi arasında ki canlılar, su, tuz, magnezyum, potasyum, demir, çinko vs. elementler ve amino asitler bedenin inşasında kullanılmıştır. Bütün bunlar Cenab-ı Hakk’ın aciz varlıklarıdır.
         Beden üremek için çiftleşmek zorundadır. Bu da Adem ile Havva’nın, yasak meyvayı yemeleriyle bunun sonucu olarak cinselliklerini idrak etmeleriyle ortaya çıkmıştır ki Cennet’ten yeryüzüne indirilmelerine sebep olmuştur. Çünkü cinsellik bedeni kirletmiştir. Yasak meyvayı Havva’ya yedirten şeytan olduğu için, kim bundan haya etse yine de ondan şeytan kavminin havası vardır. Bunu işitip okuyan Hoca Ahmet utancından yere girmiş.

*

Kul olsan sıkıntı çek gafil insan. Akıllı isen ganimettir sana şu dem. Emanettir aziz canın yürüme gamsız. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         İnsan, akıl ile Rabbini bilip iman ederek Hakk’a uyar güzel ameller işliyerek ibadet eder ve Allah’a yaklaşırsa; iki bacaklı yaratık olmaktan, Allah’ın kabulü ile kulluğa terfi eder. İnsan kul da olsa gafletten ari kalmaz. Allah’ın kulluğuna terfi etmiş insan sıkıntı çekse de, bunu ganimet bilmeli, her an gamlı olmalı. Çünkü Allah’ın insana verdiği can azizdir. Böylece gafletten kurtulma şansı artar. Bunu işitip okuyan Hoca yere girmiştir.

*

Atmış üç yaşta sünnet oldu yere girmek. Resul için iki alem berbat edivermek. Âşıkların sünnetidir diri ölmek. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         Peygamber SAV. müminlerin her konuda rehberidir. Onun sözlerini canı yürekten dinlemek, gereğini yerine getirmek sünnet olduğu gibi, onun her hareketini taklit etmek de sünnettir. Peygamberimiz SAV. atmış üç yaşında vefat edip yere girince; Hoca Ahmet için de atmış üç yaşta toprağa girmek sünnet olmuş. Peygamberimiz için iki âlemi de berbat edivermek yine sünnet olmuş. Çünkü peygamberimiz hem dünyadan hem de ahretten talepkâr  olmamıştır. Kendisi hem maşuk hem de aşık olduğu için her an diridir. Ama her can ölümü tadacaktır ayetinin gereği olarak ölmüştür. Böylece ölen hayvan olur aşıklar ölmez fetvasınca, aşıkların sünneti, diri ölmektir. Bunu işiten ve okuyan Hoca da yere girmiştir.

*

Ümmet olsan işitip canını vermez misin. Mustafa’ya canını kurban eylemez misin? Can ne olacak, imanını vermez misin? İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         Hz. Muhammed Mustafa SAV. Hz.’leri için, Hoca Ahmet Yesevi her şeyini onun yoluna kurban etmeye hazır olduğu gibi, ümmet için de aynı davranışı bekliyor. Burada en önemli söz “Can ne olacak? İmanını vermez misin?” demektedir. Hakikaten iman candan çok daha önemlidir. Yukarıdaki açıklamalarımız muvacehesinde biliyoruz ki iman ancak akılla birlikte mülahaza edilebilir. Hz. Mevlana’nın şu önemli sözünü hatırlayalım. “Akıl bizim meclisimize geldi, muteber bir misafir olmadığını anlayınca çıktı gitti.” demiştir. Hal böyle olunca “Aşıkta akıl ne gezer? Fikredelim bir kere” Hoca aşıkandan olduğu için, “Can ne olacak? İmanını da Muhammed Mustafa’ya kurban etmekte hiçbir beis görmemektedir. Onun için yere de girmiştir.

*

Kul Hoca Ahmet atmış üç yaşta gaib oldu. Edebi koruyup Mustafa’ya naib oldu. Sultan oldu sıkıntı çekip tayyib oldu. İşitip okuyup yere girdi kul Hoca Ahmet.
AÇIKLAMALAR:
         Kul Hoca Ahmet, atmış üç yaşında gözlerden uzaklaşıp kayboldu. Edebini koruyarak Muhammed Mustafa SAV.’nin yerine geçti ve ona vekil oldu. Güzel kokularla bezenmiş iyilik ve saflıkla donatılmak için çok sıkıntı çekip sonunda yere girmeyi başarmıştır.

   
     
1
HOCA AHMED YESEVİ
DİVAN-I HİKMET
1

© 2005 Işık Sükan - Her Hakkı Saklıdır. İzin almadan çoğaltılamaz ve kopyalanamaz.
Bu site bir Bora Döken tasarımıdır.